CUMHURIYET AHLAK ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYANAN BİR ÜLKÜDÜR, CUMHURİYET ERDEMDİR

Cumhuriyet Halk Partisi

• Halk Partisi, halkımıza politik eğitim vermek için bir okul olacaktır. 07. 02. 1923, Balıkesir

• Halk Partisi, ülke ve ulus her türlü dayanaktan yoksun bırakılarak yıkıma atıldığı uğursuz kargaşada bütün ulusu kadrosu içine alarak kuvvet ve kudret yapan, dış düşmanlarını kovan, iç düşmanlarını yok eden, halka özgürlük ve egemenlik sağlayan kutsal bir dernektir.

• Halk Partisi, hiçbir safsataya iltifat etmeyerek Türk Cumhuriyetini kuran devrimci bir ruhun bütün memleketlerde ortaya çıkması ve gerçekleşmesidir. Halk Fırkası Türkiye’yi medeni âleme sokan ve orada yükseltmeyi taahhüt eden azimkâr bir partidir.16. 09. 1924, Trabzon’da Halk Partililerle

• Bugün ülke yönetimi sorumluluğunu taşıyan kurul, bence ülkü ve amaç itibariyle, bütün ulusu kapsayan ve unvanı Halk Partisi olan Cumhuriyet Partisidir. Bu Partinin esas ilkesi, ülke ve ulusun gerçek kurtuluş ve mutluluğunu sağlamaya çalışmaktır ve amaca ulaştıran yol bence budur ve kararlaştırılmıştır. O da Cumhuriyeti destek ve sağlamlaştırma ile beraber düşünce ve sosyal devrimde ve uygarlık ve aydınlanma yolunda ulusun gayretli ve başarılı yürümesini sağlamaya yöneliktir. 20. 09. 1924, Samsun.

• Başkanlığını taşımakla gurur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi, diğer ülkelerde olduğu gibi basit sokak politikası yapan bir Parti değildir. Saygıyla tekrar edeceğim ki Halk Partisi, Müdafa-yi Hukuk Cemiyeti gibi bütün milleti aydınlatma ve bütün ulusa kılavuzluk göreviyle sorumludur. Partimize basit politikacılık yükleyenler nankör insanlardır. 10. 10. 1925, Akhisar.

• Parti, ulusa eğiticilik yapacak, bilim, iktisat, siyaset ve güzel sanatlar gibi bütün kültür sahalarında vatandaşları yetiştirmek için önderlik edecektir.1931, Aydın Türk Ocağı.ÇALIŞMAK

• İlk işimiz ulusu çalışkan yapmaktır. (Ocak 1923, Gazetecilere Yaptığı Konuşma.)

• Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır: çalışkan olmak. Sosyal hastalıklarımızı araştırırsak asıl olarak bundan başka, bundan mühim bir hastalık keşfedemeyiz. O halde ilk işimiz bu hastalığı esaslı surette tedavi etmektir. Milleti çalışkan yapmaktır. Servet ve onun doğal sonucu olan refah ve saadet yalnız ve ancak çalışkan insanların hakkıdır. 16. 01. 1923 , İstanbul Gazetecilerine.

• Çalışmak vakti gelmiş, artık çalışmak gerek. Özellikle gençler çalışmalıdır. (11. 04. 1923, Vatan Muhabirine Verilen Demeç.)• Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azamî derecede istifade etmek zorunludur. (1923)

• Gece gündüz zaten çalışıyorsunuz; çalışınız, gerçeği bütün Dünyaya tanıtalım. (Daday,1925)

• Kendiniz için değil ulus için elbirliğiyle çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur.(1935)

• Ulusumuz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Ulusunun bu yoldaki hızını, her vasıtayla artırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu görevimizdir.

• Yaşamak demek, çalışmak demektir. Bir toplumun bir bölümü çalışırken diğer bölümü oturursa, o toplum felce uğrar. (1923, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 89)

• Denilebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz, yalnız tek bir şeye çok ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak. (1923, İzmit) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 63)

• Geçen zamana oranla, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda daha büyük işler başaracağız. (1933, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 318)

• ...Türkiye’nin adına çalışkanlar diyarı denilsin...En büyük makam, en büyük hak, çalışanların olacaktır. (1923, İzmir) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s.112)

• Bütün insanlığın varlığını kendi şahıslarında gören adamlar mutsuzdurlar. Besbelli ki o adam kişi sıfatıyla mahvolacaktır. Herhangi bir şahsın, yaşadıkça memnun ve mutlu olması için gereken şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmaktır. Makul bir adam, ancak bu şekilde hareket edebilir. Hayatta tam zevk ve saadet, ancak gelecek nesillerin şerefi, varlığı, mutluluğu için çalışmakta bulunabilir. Bir insan böyle hareket ederken, “Benden sonra gelecekler acaba böyle bir ruhla çalıştığımı fark edecekler mi?“ diye bile düşünmemelidir.

Hiç yorum yok: