• Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların vicdan, tapınma ve din özgürlüğü de demektir. (1930)
• Laiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi olanağını sağlamıştır. (1930)
• Cumhuriyet’in temelinin laik bir dünya görüşüne dayalı olduğu hiçbir zaman unutulmamalı ve bu gerçek gözden kaçmamalıdır. Zira Türk halkı teokratik yönetimden çok acı çekmiştir. Geri kalışının nedenleri arasında bunun önemli bir yeri vardır. (1930, Kırklareli) (U. Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Atatürk Araştırma Merkezi, s. 437)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder